arabiclib.com logo ArabicLib tr TURKCE

Çevrimiçi İngilizce-Türkçe çevirmen

English-Türkçe Çevirmen: ArabicLib ile Kolay ve Kapsamlı Dil Desteği

ArabicLib, çevrimiçi İngilizce-Türkçe çevirmen arayanlara özel, modern arayüzü ve profesyonel dil hizmetleriyle öne çıkan bir platformdur. Mükemmel kullanıcı deneyimi sağlayan çift pencereli çeviri sistemi sayesinde, ister kısa cümleleri ister HTML formatındaki metinleri kolaylıkla çevirebilirsiniz. Ayrıca platform, 100'den fazla dil ve binlerce dil çifti destekleyerek küresel ölçekte her türlü çeviri ihtiyacınızı karşılar.

İngilizce ve Türkçe Karşılaştırması

İngilizce ve Türkçe, çeşitli yönlerden önemli farklara ve bazı benzerliklere sahip iki dildir. İngilizce Cermen kökenli bir Batı Avrupa dilidir, Türkçe ise Ural-Altay dil ailesine dahildir. Her iki dil de dünya genelinde yaygın olarak kullanılmakta ve küresel iletişimde önemli bir yere sahiptir.

  • Sözdizimi: İngilizce'de tipik cümle yapısı "Özne + Yüklem + Nesne" iken, Türkçe'de "Özne + Nesne + Yüklem" şeklindedir.
  • Çekim ve Ekler: Türkçe eklemeli bir dil olup kelimeler sonuna ekler alarak anlam kazanır. İngilizce daha çok yardımcı fiiller ve kelime sıralamasıyla anlam yaratır.
  • Kelime Sırası: Türkçede söz dizimi daha esnek, İngilizce’de ise kurallıdır.
  • Alfabe: İngilizce Latin alfabesini kullanır; Türkçede ise Latin alfabesine ek olarak "ç, ğ, ı, ö, ş, ü" harfleri bulunur.
  • Ses Bilgisi: İngilizcede artikeller (the, a, an) bulunurken, Türkçede yoktur.
  • Benzerlikler: Her iki dilde de bilim, teknoloji ve popüler kültür alanında çok sayıda ortak kelime yer almaktadır.

İngilizce-Türkçe Çeviride Öne Çıkan Özellikler ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

İngilizce'den Türkçe'ye ya da tersi yönde çeviri yaparken dikkat edilmesi gereken bazı temel noktalar vardır:

  • Bazı deyimler ve kalıplar, birebir çeviriyle anlamını kaybedebilir. ArabiclLib, anlam bütünlüğünü koruyan özel algoritmalarla destekler.
  • Çoğu teknik terim veya spesifik kavramlar için profesyonel ve zengin sözlük veri tabanından yararlanılabilir.
  • İngilizce'nin pasif yapıları Türkçeye aktif olarak aktarılabilir.
  • Türkçede zamirlerin çoğu zaman yazılmasına gerek yoktur; İngilizcede ise zorunludur.
  • ArabicLib’in HTML formatında da çeviri imkanı sayesinde web geliştiriciler ve içerik üreticileri için idealdir.

En Popüler 30 İngilizce-Türkçe Kelime ve Çevirileri

  1. Hello – Merhaba
  2. Thank you – Teşekkür ederim
  3. Yes – Evet
  4. No – Hayır
  5. Goodbye – Hoşça kal
  6. Please – Lütfen
  7. Sorry – Üzgünüm
  8. Name – İsim
  9. Friend – Arkadaş
  10. Time – Zaman
  11. Day – Gün
  12. Night – Gece
  13. Food – Yiyecek
  14. Water – Su
  15. Family – Aile
  16. Work – İş
  17. Love – Aşk
  18. Peace – Barış
  19. Home – Ev
  20. Travel – Seyahat
  21. School – Okul
  22. Book – Kitap
  23. Child – Çocuk
  24. Woman – Kadın
  25. Man – Erkek
  26. Weather – Hava
  27. Beautiful – Güzel
  28. Happy – Mutlu
  29. Money – Para
  30. Car – Araba

ArabicLib Sözlük ve Eğitim Araçları

  • İngilizce-Türkçe Sözlük: Sitede kullanıma sunulan kapsamlı sözlük, yüz binlerce kelime ve deyimin çevirisini; telaffuz, örnek cümle, eşanlam ve açıklamalarıyla birlikte sunar.
  • Kart Testleri: Tüm dil yönlerinde, çeviri bilgisini ölçen eğlenceli testler ile kelime kartları sayesinde hızlı tekrar ve öğrenme mümkün.
  • Konuşma Kılavuzu: Temel ifadeler ve sık kullanılan konuşmalar, pratik İngilizce ve Türkçe iletişim kurma imkanı sağlar.
  • Leksik Bölümü: Günlük hayattan temel kelime ve deyimler, farklı temalara göre kategorilenmiştir.

ArabicLib ile İngilizce-Türkçe dili arasında çeviri yaparken dilin karmaşıklığına rağmen, anlam bütünlüğü bozulmaz; doğru bilgiye ulaşmak kolaylaşır. Yeni diller öğrenmek, bilginizi test etmek ve anlam farkındalığı kazanmak için siz de ArabicLib’i deneyin!

Popüler çeviriler

Why do you have such a big mouth?Neden bu kadar büyük bir ağzın var?
Your project is costly.Projeniz maliyetli.
The prince rode on a white horse.Prens beyaz bir ata bindi.
Tom stopped a few meters from her.Tom ondan birkaç metre uzakta durdu.
He is incredibly talented.İnanılmaz yetenekli.
Have you been to the last class?Son sınıfa gittin mi?
McClellan wasted no time.McClellan hiç zaman kaybetmedi.
She is old, scary and fat.O yaşlı, korkutucu ve şişman.
I learned it from him.Ben ondan öğrendim.
She always dresses in black.Hep siyah giyinir.
To understand is to feel.Anlamak hissetmektir.
We live near the school.Okulun yakınında yaşıyoruz.
You deserved it.Bunu hakettin.
Thoughts are expressed in words.Düşünceler kelimelerle ifade edilir.
How did you do it?Bunu nasıl yaptın?
As revenue grows, so does profit.Gelir arttıkça kâr da artar.
Blood flowed from the wound.Yaradan kan aktı.
We know how to make shoes.Ayakkabı yapmayı biliyoruz.
The beach party lasted until late.Plaj partisi geç saatlere kadar sürdü.
Never trust the media.Medyaya asla güvenmeyin.
Broken flowers wither quickly.Kırık çiçekler çabuk solur.
Any book will do.Herhangi bir kitap yapacak.
She said she had never been there.Oraya hiç gitmediğini söyledi.
He usually comes home late.Genelde eve geç gelir.
Which snake has the longest fangs?Hangi yılan en uzun dişlere sahiptir?
I bleed a lot.çok kanamam var
She wanted to cancel the plan.Planı iptal etmek istedi.
Katya stopped picking flowers.Katya çiçek toplamayı bıraktı.
The case took a dangerous turn.Dava tehlikeli bir hal aldı.
An ulcer is an inflammation.Ülser bir iltihaptır.

Kelime

herbivore (otçul)global warming (küresel ısınma)synthesis (sentez)felting (keçe)support (Destek)overcoat (palto)painting (tablo)flash flood (ani sel)dress belt (elbise kemeri)monochrome (monokrom)texture (doku)cleat (krampon)underinsurance (eksik sigorta)advertisement (reklamcılık)TCP (TCP)competence (yeterlilik)chat (sohbet)cadet (öğrenci)power outage (elektrik kesintisi)patience (sabır)RAT (FARE)Trojan (Truva atı)proxy (vekil)dyeing (boyama)fluency (akıcılık)experience (deneyim)comment (Yorum)conceptual-change (kavramsal değişim)emotional intelligence (duygusal zeka)chukka (çukka)telecommunication (telekomünikasyon)ice (buz)mental-representation (zihinsel temsil)Spinach (Ispanak)communication style (iletişim tarzı)Lettuce (Marul)Schedules (Programlar)manifestation (tezahür)help (yardım)Extinction burst (Yok olma patlaması)dual-processing (çift ​​işlem)evacuation (tahliye)Vulnerability (Güvenlik açığı)aqua (su)cooling (soğutma)cello (çello)optimism (iyimserlik)drought (kuraklık)actress (aktris)army (ordu)speed (hız)thespian (tiyatrocu)Fern (Eğreltiotu)permit (izin vermek)Reactivity (Reaktivite)lighting (aydınlatma)piano (piyano)Tomatillo (Domates)interface (arayüz)seaside (deniz kenarı)engagement (nişanlanmak)interview (röportaj)annuity (yıllık gelir)frost (don)Extinction (Nesli tükenme)airforce (hava kuvvetleri)beef (biftek)multicast (çok noktaya yayın)Drive reduction (Sürücü azaltma)sky (gökyüzü)floor plan (kat planı)claws (pençeler)propaganda (propaganda)rapier (rapier)fangs (dişler)performance (performans)software (yazılım)cloud (bulut)clarification (açıklama)abstract (soyut)dramatic (dramatik)essences (özler)groomer (bakıcı)deadline (son teslim tarihi)reinsurance (reasürans)Bean Sprouts (Fasulye filizi)feline (kedi)Pumpkin (Kabak)dress scarf (elbise atkısı)drone (insansız hava aracı)Phloem (Floem)influence (etkilemek)sneaker (spor ayakkabı)milk (süt)bleu (mavi)contact (temas etmek)formal hat (resmi şapka)feelings (duygular)observation (gözlem)